Seçilmiş Düşünceler

Başkalarının hakkımızda bildikleri, kendi hakkımızda bildiklerimiz, belleğimizin hatırda tuttukları, yaşantımızın mutluluğu için sanıldığından daha az kesindir. Bir gün gelir, bu yaşantıda başkalarının hakkımızda bildikleri (ya da bildiklerini sandıkları) şeyler çıkıverir ortaya; o zaman onların fikirlerinin daha güçlü olduklarını fark ederiz. İnsan, adının kötüye çıkmasındansa bildiklerinin yanlış çıkmasına daha kolay katlanır.

Tükendi

Başkalarının hakkımızda bildikleri, kendi hakkımızda bildiklerimiz, belleğimizin hatırda tuttukları, yaşantımızın mutluluğu için sanıldığından daha az kesindir. Bir gün gelir, bu yaşantıda başkalarının hakkımızda bildikleri (ya da bildiklerini sandıkları) şeyler çıkıverir ortaya; o zaman onların fikirlerinin daha güçlü olduklarını fark ederiz. İnsan, adının kötüye çıkmasındansa bildiklerinin yanlış çıkmasına daha kolay katlanır.

 

Kategori Felsefe
Cilt Türü Karton Kapak
Basım Tarihi: 2010
Basım Yeri: Ankara
Baskı Sayısı 2
Ebat: 13.5X21.5
Dil: Türkçe
Kâğıt Türü: Enzo
Sayfa Sayısı: 78
Barkod: 9789758971671
ISBN: 978-975-8971-67-0
Friedrich Nietzsche

15 ekim 1844'te bir Alman kasabası olan Röcken'de dünyaya gelen Nietzsche, Lutherci Protestan, dindar bir ailenin çocuğudur. Küçük yaşta babasını kaybedince ilköğretimini göreceği Noumburg'a annesi ve kız kardeşi ile yerleşir. Daha sonra 1858'de burs kazanarak gittiği Protestan yatılı okulu Schulpfortay'da üstün başarı göstererek eski Yunan ve Roma Klasikleri üzerine temel bir eğitim aldı.1864'te aile geleneği gereği papaz olmak üzere Bonn Üniversitesine gitti; ama burada filoloji bilgini Friedrich Wilhem Ritschl'in etkisiyle klasiklere ilgi duydu. Burada müzikle de uğraşan Nietzsche kompozisyon çalışmaları ardından 1868'de Prusya Ordusunda askerlik yaptı. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı bu görevden alındı. Aynı yıl Basel Üniversitesi'nde Filoloji Profesörü olarak çalışmaya başladı. Bu arada Arthur Schopenhaver'in felsefesini derinlemesine incelemeye başladı. Ertesi yıl İsviçre vatandaşı oldu ve Fransa-Prusya savaşında gönüllü olarak cepheye gitti; fakat dizanteri ve gifteriye yakalanınca Basel'e geri döndü. Sağlığının giderek bozulması üzerine 1879'da görevinden alındı. Bundan sonraki son on yılını yalnız, fakat yoğun bir düşünsel bir çaba içinde geçirdi. Klasik Filolojiden tümüyle uzaklaşıp kendini felsefeye vermesi ve bunun yaşamında kısa ama yoğun bir şekilde yer alması, baş yapıtı olan "Böyle Buyurdu Zerdüşt"ü yazmasını sağladı. Baş yapıttan daha sonra ustalığını kanıtladığı ''aforizma üslubunu'' geliştirdi.

Böyle Buyurdu Zerdüşt, Nietzsche'nin en temel düşüncelerinden biri olan "bengi dönüş" kavramı üzerinde durmuştur. Her insanın yaşamının baştan sona belirlenmiş bir bütün olduğunu,insanın yaşamını bütünlüğü içinde,olduğu gibi kabullenirse büyük bir özgürlük kazanacağını ileri süren Nietzsche 'ye göre bu noktaya ulaşmış insan "üstinsan" olacaktır.

Nietzsche 1889 yılı başlarında zihinsel yetilerini tümüyle yitirdi. Bunun, öğrencilik yıllarında yakalandığı frenginin ilerlemesi yüzünden olduğu düşünüldü. Sonraki 11 yıl boyunca bitkisel denecek bir hayat sürdü ve 1900 yılında ailesinin yanında öldü.

Kullanıcı Yorumları

Henüz hiç yorum yapılmadı.

Yorum Yap

Yorum yapmak için kullanıcı hesabınızla giriş yapmalısınız!

Giriş yapmak için lütfen tıklayınız.